Haziran dönemi analoji ve örnek olay yöntemi seminer çalışması

Seminer Çalışması-Örnek Olay Yöntemi Tekniği

 


Örnek olay öğretmen tarafından sınıfa getirilebileceği gibi, katılımcıların çevrelerinde yaptıkları gözlemler sonucunda da düzenlenebilir. Örnek olayı içeren bir rapor üzerinde çalışan öğrenciler, ilk önce olayın mahiyetini öğrenirler, daha sonra varolan verileri analiz ederek değerlendirirler ve en sonunda da bir çözüme ulaşırlar. Bu durumda, bir grup öğrenci bir araya gelerek kendi deneyimleri hakkında önce kısa hikayeler yazarlar, daha sonra bu hikayeleri gruptaki diğer üyelere yüksek sesle okurlar ve onları gruptaki öğrencilerle tartışırlar.

Bunun için ilgili alandan gerçek olaylar seçilir. Seçilen olaylar anlaşılır bir biçimde ortaya konur ve o olayla ilgili tartışma açılır. Gerçek olay bulunmaması durumunda öğrenciye gerekli yaşantıyı sağlamak amacıyla olay yazılabilir. Bazen de, öğrencilerin bir örnek olayı kendilerinin kaleme almaları ve bir çözüme kavuşturmaları istenebilir. Dolayısıyla, örnek olay incelemesi yönteminde öğrencilerin sorunlu bir olaya aktif olarak katılmaları ve sorunlu olayın nedenleri hakkında fikirler ve çözüm önerileri üretmeleri istenir. Çünkü, hemen her birey günlük hayatta sürekli olarak farklı problemlerle karşı karşıya gelmekte ve başarılı bir hayat için bu problemlerin üstesinden gelmeye çaba sarf etmektedir. Olay açıklandıktan sonra öğrencilere örnek olay ve olası çözümler üzerinde düşünüp tartışma fırsatı verilir. Bu aşamada bireysel çalışma yaptırılabileceği gibi işbirlikli öğrenme gruplarından da yararlanılabilir.

Bu teknikte öğretmen ya da liderin rolü olayı sözlü ya da yazılı olarak sınıfa sunmak, bunu yaparken de gerçekçi bir yol izlemektir. Bunu izleyen aşamada öğrenci çözüme ulaşıncaya kadar nitelikli sorularla yönlendirilmesi beklenir. Liderin öğrencinin adına çözümü bulmasının hiçbir eğitimsel katkısı yoktur. Burada öğretmen bir tür veri sağlayıcı, kaynak kişi ya da eleştirici olmalı, denetleyen kişi etkisi yaratmaktan kaçınmalıdır.

Bir örnek olayı kaleme alma süreci başlıca dört aşamada gerçekleştirilir.

a) Özgür yazım evresi. Bu evrede, öğrenciler, kendi deneyimleri ile ilgili olarak yazacakları bir konu hakkında bir grup içerisinde beyin jimnastiği yaparak çeşitli fikirler not alırlar ve bir taslak oluşturmaya çalışırlar.

b) Örnek olayı kaleme alma evresi. Bu evrede, gruptaki öğrenciler, sessiz bir şekilde ilk evrede tespit ettikleri gerçek-hayat yaşantısı ile ilgili olarak yaklaşık bir sayfalık bir hikayeyi veya dilemmayı yazıya dökerler.

c) Örnek olayı paylaşma evresi. Bu evrede, gruptaki öğrenciler, kendi hikayelerini anlatırlar, diğer hikayele dinlerler ve grupta paylaşılan bütün hikayeleri tartışırlar. Grup üyeleri, hikayelerde geçen sorunlu olaylar hakkında şu soruları yöneltebilirler: Hikayenin ana teması nedir? Hikayede işlenen sorunlu olay nasıl gelişmektedir? Hikayede adı geçen sorunlu olayın çözüme kavuşturulabilmesi için alternatifler nelerdir?


 

d) Grupla çalışma sürecinin değerlendirilmesi ve sonuç evresi. Bu evrede, grup içerisinde hikaye yazma, diğer hikayeleri dinleme ve kendi hikayelerini diğerleri ile paylaşma aktiviteleri değerlendirilir ve öneriler geliştirilir. Ayrıca, grup üyeleri varılan sonuçlar hakkında birbirlerine geribildirim sağlarlar.

Örnek olay incelemesi yönteminin uygulanması başlıca beş aşamada gerçekleştirilir.

1) Derse bir örnek olay ile başlamak ve dersin konusunu seçilen örnek olay etrafında organize etmek.

2) Seçilen örnek olayın öğrencilerin dünyası ile yakından ilişkisini kurmak önemlidir; çünkü, öğrencilerin öğrenme sürecine aktif olarak katılımlarını sağlayan en önemli etmen, öğrenme etkinliklerinin onların tecrübe ve yaşantıları ile yakından ilişkilendirilmesidir. Bu bağlamda, yukarıdaki örnek olay iki önemli özelliğe sahiptir. İlk olarak, bu olay otantiktir (yani, öğrencilerin içinde yaşadıkları sosyal çevre ile yakından ilişkilidir). İkinci olarak, toplumsal yapının değişmesi ile ailelerin nasıl etkilendiklerini işlemesi bakımından bu olay, sosyal bilgiler ders programının önemli bir parçasıdır.

3) Öğrencilere kendi öğrenmelerini yönlendirmeleri için sorumluluk vermek. Örnek olayın seçimi öğretmen veya öğrenciler tarafından yapılabilmesine rağmen, öğrencilerin seçilen örnek olaya nasıl bir çözüm bulacaklarını kendilerinin kararlaştırmaları gerekmektedir. Bu aşamada öğrenciler, kendilerine sunulan örnek olay hakkında ne bildikleri, daha neleri bilmeye ihtiyaçları olduğu ve örnek olayı çözüme kavuşturmaları için ne yapmaları gerektiğini tartışırlar.

4) Öğrenme zamanının çoğu için sınıfta küçük gruplar oluşturmak. Öğrenciler, örnek olayın bir çözüme kavuşturulması için birlikte çalışırlar. Kuşkusuz öğrencilerin etkin gruplar oluşturabilmeleri için önceden önemli deneyimlere ihtiyaçları söz konusudur; ancak, bu deneyimler genellikle iyi bir örnek olay seçebilmekten veya kaleme almaktan daha az önemlidir.

5) Öğrencilerin, öğrendikleri şeyleri bir ürün ya da performans şeklinde sınıfta sunmalarını istemek.

Seminer Çalışması-Analoji Yöntemi Tekniği




 

Okulöncesi dönemdeki çocuklar meraklı, araştırıcı, sonuç çıkarmaya yönelik hayal güçlerini kullanan sık soru soran ve sorularının yanıtlanmasında ısrarcı olan varlıklardır. Bu nedenle bu çocukların bu yöndeki gelişimlerini destekleyebilmek, meraklını giderebilmek ve öğrenmelerine fırsatlar yaratmak için uygun ortamlar hazırlamak önemlidir.
Son yıllarda artık ezberci eğitim yerini yaparak-yaşayarak öğrenme eğitimine bırakmıştır. Okulöncesi dönemde çocukların yaratıcı ve bilimsel düşünmelerine, problem çözme becerilerinin gelişimi sağlamak amacıyla yeni yöntemler geliştirilmektedir. Özellikle okulöncesi dönemde kazanılan bilgilerin daha kalıcı olduğu ve sonraki yıllarda kazanılacak bilgilere temel oluşturduğu bilinmektedir. Bu nedenle bilimsel ve soyut kavramların bu dönem çocuklarına kazandırılmasına yeni yöntemlerin gerekliliği ortaya çıkmıştır.
Soyut kavramların öğrenilmesi okulöncesi dönemde oldukça zordur. Bu dönemde öğrenmenin gerçekleşmesi ve kalıcı olabilmesi kavramların somutlaştırılmasına, çocukların bildiği kavramlar, nesneler ve olaylarla ilişki kurulmasına bağlıdır.
Fen kavramları yaratıcılık, problem çözme ve bilimsel düşünmeyi geliştirmede önemlidir. Ancak fen kavramları olduğu gibi doğum, gen iç organların faaliyetleri, depremin oluşumu, atom vb. soyut kavramlarda bulunmaktadır. Öncelikle soyut kavramların somut hale getirilmesi gerekmektedir. Bu kavramların somutlaştırılması için analoji, modeller, hikayeler, drama ve deney gibi tekniklerden yararlanılmaktadır. Biz bu tekniklerden Anoloji yani benzetim tekniğini ele alacağız.
Benzetme; yabancılık çekilen bir olgunun, yabancılık çekilmeyen bize tanıdık gelen bir olguya benzetilerek açıklanmasıdır. Bu teknik “anoloji tekniği” olarak da adlandırılmaktadır.
Benzetim tekniğinde; sınıf içinde öğrencilerin bir olayı gerçekmiş gibi ele alıp üzerinde eğitici çalışma yapmaları esastır. Gerçek durumların önemli boyutları ya bir model üzerinde gösterilir yada resimler ve sembolik yollarla anlatılır. Anolojiler bilinenlerle bilinmeyenler arasında bağ oluşturmaktır. Bu bağ direkt bir kelimenin karşılığı olabilir yada bir olay başka bir olaya benzetilebilir. Örneğin; akyuvarları askerlere, kalbi pompaya benzetme gibi. Akyuvarların vücudumuzu askerler gibi koruduğunu belirterek onlarda kalıcı öğrenme sağlanabilir. Anoloji resimlerle de yapılabilir. Örneğin; alyuvarları oksijen torbalarını taşıyan adam resmiyle, kan pulcuklarını ise yaralanmış damarı koparak adam resmiyle anlatabiliriz.
Uygulama sırasında zaman ve mekan sınırlandırılır. Ve ele alınan durumun anlamlı yönleri seçilir. Uygulamada öğrencilerde yapılacak etkinliklere katılırlar. Böylece yaparak-yaşayarak öğrenme desteklenmiş olur. Bu öğrenme tekniğinde öğretmen öğrencilerin anında dönüt verebilir. Ancak sorunu çözme ve karar verme sürecine karışmaz. Öğretmen yol göstericidir.
Sonuç Olarak;
Anolojiler 3’e ayrılır;
1)   Basit Anolojiler; Direkt olarak bir şeyin bir şeye benzetilmesidir. Örn; Kalbin pompaya, fay hattının ok ve yaya benzetilmesi vb.
2)   Hikaye Tarzında Anolojiler; Bir olayın açıklanmasının bir başka olaya benzetilerek açıklanmasıdır.
3)   Oyunlaştırılmış Anolojiler; Olaylar oyunlaştırılır. Örn; bitkilerin fotosentez olayı insanların yemek pişirmesi olayına benzetilerek oyunlaştırılır.

Benzetim Tekniğini Uygularken Dikkat Edilecek Noktalar
1)   Öğrencilerin sahip olduğu ön bilgiler öğrenme sürecinde önemlidir.
2)   Öğretmen uygulamaya başlamadan önce benzetimle ilgili tüm dökümanları hazır etmelidir.
3)   Benzeyen konu benzetilenden kolay olmalıdır.
4)   Eğer rol dağılımı yapılacaksa öğrencilere roller yazısız bir şekilde verilmelidir.
5)   Benzetmelerin resimlendirilerek sunulması öğrenmeyi olumlu yönde etkilemektedir.
6)   Sosyal ve duygusal kavramların öğretilmesinde sınırlıdır. Gen bilgisi etkinliklerinde kullanılması daha kalıcı bir öğrenme sağlar.
Sonuç Olarak;
Anoloji tekniği ile öğrencilere bilinenlerden yola çıkarak yeni durumları anlamaları sağlanabilir. Tüm bu konular göz önünde bulundurularak öğrencilerin kendi benzetmelerini yaratıp kullanmaları için fırsatlar yaratılmalıdır.

Benzetim Tekniği ile Bireyler;
1)   İleride alabilecekleri rollere daha iyi hazırlanır,
2)   Bildikleri ilkeleri hayata geçirebilme yetilerini geliştirir,
3)   Öğrenmeye daha çok güdülenir,
4)   Analiz ve sentez yapabilme yetilerini geliştirmekte,
5)   Diğer bireylerde daha iyi iletişim kurabilmektedir.

BİLİŞSEL ALAN – DİL ALANI
Hedef 16: Dili etkili bir şekilde kullanabilme
Hedef Davranış:    1. Nesne, durum yada olayı anlaşılır şekilde açıklama
2. Aynı anlama gelebilecek düşünceleri farklı sözcüklerle açıklama
Uygulama;
Öğretmen, sınıfa vücudumuzun iç organlarını tanıtan bir maket getirir. “Çocuklar bakın bu makette vücudumuzu tanıtan organlar var. Bakın burası ağız biz burada besinleri çiğniyoruz, bakın burası da yemek borusu besinler buradan tükürükler yoluyla yumuşar ve mideye yollanır. Mide de emilerek bağırsaklara yollanır. Bakın bağırsakları görüyor musunuz. Çocuklar iki bağırsağımız var. Biz bunlara ince ve kalın bağırsaklar diyoruz. Besinlerimiz mideden önce incebağırsağa yollanır burada bize yararlı olan besinler kalır, yararsızlar ise kalınbağırsağa yollanır. Buradan da dışkı olarak vücuttan atarız” denir. Öğretmen “Peki şimdi bu yolculuğu birde biz deneyelim. Dağıttığım krakerleri herkes ağzına atsın, haydi çiğneyelim, herkes yuttu mu. Bu yolculuk nasıl devam ediyor”, denilerek sınıfa sorular yöneltir. Çocuklardan gelen cevaplar doğrultusunda etkinlik sürdürülür. Öğretmen “Çocuklar bakın burada bir panomuz var, sizce bu panoda ne anlatılıyor, neler görüyorsunuz” denilir. “Yiyeceğin Yolculuğu” adlı pano hakkında çocuklarla konuşulur.
1. Basamak: Bu resimdeki adamlar ne yapıyor kim söyleyecek denilerek resimdeki adamları yiyeceği küçük parçalara ayıran dişlere benzetmelerine yardımcı olunur. Benzetmeler çocuklara buldurulmaya çalışılır. Burada Taşları sulayan adamlar sizce ne yapıyorlar neye benziyor çocuklar denilerek, bu suyu tükürüğümüzle besinleri yumuşatmamıza benzediğini söylemelerine yardımcı olunur. Yada gelen değişik benzetmeler üzerinde konuşulur. Buradaki süpürgeli adamlar e yapıyorlar denilerek yiyeceklerin dilimizle yemek borusuna itilmesi gibi adamlarında taşları ittiğini söylemeleri sağlanır.
2. Basamak: Peki çocuklar yediklerinizi yuttuğunuzda yiyeceklerimiz nereye doğru yol alır. Bu resimde ne görüyorsunuz. Bu yol neye benziyor, denilerek yiyeceklerimizin yemek borusundan geçtiği çocuklara buldurulmaya çalışılır.
3. Basamak: Çocuklar yemek borusundan geçen yiyeceklerimiz nereye gelir. Peki bu resimlerden hangisi midemiz olabilir. Resimdeki iş makinesiyle gösterilen yer çocuklara buldurulmaya çalışılır ve mideye benzetmeleri sağlanılır. Peki bu mideyi başka neye benzetebiliriz. Yiyeceklerimiz mideye geldiğinde ne olur vb. sorular çocuklara yöneltilerek kendilerinin bir sonuca varmaları sağlanır.
4. Basamak: Evet çocuklar yiyeceklerimiz mideden sonra incebağırsağa gelir. Peki sizce resimde incebağırsağa benzeyen bir resim var mı? Bu resimdeki adamlar sizce ne yapıyor olabilir, denilerek çocukların mideden yollanan karışıma burada bir takım yararlı sular katılır. Tıpkı adamların oraları sulaması gibi. Peki burada işaret eden adamlar bize ne anlatmak istiyor denilerek yararlı besinlerin kalacağını yararsızların ise kalınbağırsağa yollanacağını söylemelerine yardımcı olunur.
5. Basamak: Çocuklar kalınbağırsağımız incebağırsağımızdan daha kısa ve daha kalındır. Bu resimde kalınbağırsağımız hangisi olabilir. Resimdeki süpürgeli adamlar ne yapıyorlar. Buradaki kanalizasyonlar neye benziyor denilerek artık besinlerin adamlar tarafından tıpkı kirli suların kanalizasyona atıldığı gibi yararsız besinlerinden vücuttan atıldığını söylemelerine yardımcı olunur.
Etkinlik sonunda çocuklar yiyeceğimizin yolculuğunun nasıl olduğunu anlayabildik mi? Hadi şimdi hep beraber bu yolculuğu canlandıralım denilerek, çocuklara roller dağıtılır. Canlandırma yapılır. Yine sınıftaki çocuklara neyi neye benzetiriz denilerek çocukların fikirleri alınır. Fikirler arasından benzetmeye uygun olan seçilerek sınıfta canlandırma yaptırılabilir.





 
Share on Google Plus

About Unknown

This is a short description in the author block about the author. You edit it by entering text in the "Biographical Info" field in the user admin panel.

0 yorum:

Yorum Gönder